15 Eylül 2015 Salı

MAC STUDIO SCULPT DEFINING BRONZING POWDER

Herkese tekrar merhaba :)


Mac markasının birkaç ayda bir sınırlı sayıda ürettiği ürünleri olduğunu takip edenler iyi bilir. Satışa sunulduğu andan itibaren çok hızlı bir şekilde tüketilen bu ürünlerin muadilleri bazen olabiliyorken çoğu zaman olamayabiliyor.


Açıkcası ürünlerini merak ettiğim marka ulaşılabilir ise bu 'Limited Edition' furyasından pek etkilenmiyorum. Ama o dönemde şayet yolumun üzerine çıkarsa da bakmadan geçmem :)
Yazının başlığında belirtmiş olduğum Mac markasına ait bronz pudra tam da böyle bir günde karşıma çıktı :)


Mac mağazasına ihtiyacım olan başka bir ürünü almaya gitmiştim ve gözüm bu bronz pudraya takıldı. 2 rengi vardı ve ben tercihimi 'Golden Rinse' renginden yana kullandım. Normalde pek bronzer delisi biri değilimdir,kontür de çok sık yapmam. Lakin yaz başı olmasından mütevellit cildimde doğal bronz görünüm istediğimde kullanabileceğim bir ürün olduğunu düşünüp aldım.

Esasında alırken kafamda ıslak da kullanabilirim düşüncesi vardı ve satış sorumlusuna sorduğumda ıslak da kullanılabilir dedi,yine de ikna olamadım :) Her neyse bronzerların genelinde var olan o kiremitimsi renk bu pudra da yok,ben yaz tatilimde özellikle karıştırma rengi harici göz kapaklarıma far gibi uygulayıp göz makyajımı tamamladığım çok oldu. Sıcak tonlu, içinde çok minik ve doğal ışıltıları olan yüz de ve göz üzerinde çok güzel duruşu olan bir pudra kendileri. Dilerseniz yüzünüzün veya dekolte bölgenizin tamamına uygulayabilirsiniz çünkü rengi yoğun değil.
Rengi bana sütlü çikolatayı anımsatıyor ve bir parmak çalasım geliyor :) İnternet sitesinde satışı halen var ve fiyatı 86,00 TL. Şayet sağlıklı ve doğal bir bronz görünüm istiyorsanız bu ürünü tavsiye edebilirim. Bu arada ürünü ıslak da kullandım ama kuru halinden herhangi bir farkı olmadığı için tekrar denemedim.

Sevgiler...


14 Eylül 2015 Pazartesi

NARS RADIANT CREAMY CONCEALER

Herkese merhaba...

Uzunca bir aradan sonra tekrar geri dönüş yaptım blog yazılarıma. Biliyorum son zamanlarda yaşanan tatsız olaylar sebebiyle keyfimiz pek yok,dua ve pozitif enerjiyle tekrar huzur dolu günlere uyanmanın temennisi ile yazıma başlıyorum.

Artık yaz mevsimini geride bıraktık,sıcak havaların son demlerini yaşıyoruz. Kimisi bu duruma üzülürken; kimisi de seviniyor. Şahsen ben şallar, deri ceket, trençkot ve botların mevsimini hep sevmişimdir. Yazın hele ki bu sene yaşadığımız olağanüstü sıcaklar nedeniyle her kıyafetin fazlalık gibi geldiği o nemli günlerin ardından son günlerde tam istediğim havaları yaşıyorum :)

Ve tabi ki sıcak havalar da biz bayanların en çok katlanamadığı şeylerden biri de 'MAKYAJ' !!! Ne onunla ne de onsuz biliyorum, makyajlı iken kendimizi daha iyi hissettiğimiz de bir gerçek. Mesela benim bir makyaj da olmazsa olmazlarımdan biri concealer (göz altı kapatıcısı) dır ve yaz / kış muhakkak kullanırım. Uzun süredir açık ara farkla severek kullandığım concealer  Mac Prolongwear. Lakin çıktığından beri birçok makyaj bloggerının ve artistinin kullandığı bir ürüne de kayıtsız kalamayıp aldım :) (Ah şu kozmetik merakımız yok mu? :p)

Bahsetmiş olduğum ürün tabi ki Nars Radiant Creamy Concealer. Yapısı isminde de belirtildiği üzere krem gibi, sürümü ve uygulaması oldukça rahat. Kapatıcılığı güzel, prolongwear a oranla aydınlatma özelliği de var. Goz altlarınızda kalıp gibi durmuyor, ıslak bir süngerle uygulandığında oldukça doğal duruyor. Kremsi yapısından mıdır nedir biraz çizgilenme yapıyor. Kalıcığı ise transparan pudrayla sabitlendiğinde oldukça iyi. 




Tüp ürün olduğundan bittiğinde  diplere doğru kullanımı biraz zorlaşacağı için ambalajlama açısından çok iyi bulmadım. Sevdiğim bir ürün mü oldu derseniz; evet kesinlikle sevdim. Ama Mac Prolongwear'dan da vazgeçemiyorum :) Göz altlarımızın korkulu rüyası morlukları en iyi örten ürünlerden biri olduğu için onunla yola devam ederken, Nars'ı ise özel günlerde ve hafta sonları dışarı çıkarken kullanmaya devam edeceğim :)

Sevgiler...

23 Haziran 2015 Salı

MAC PRO LONGWEAR CONCEALER

Herkese merhaba. Yepyeni bir haftanın ikinci günü, yepyeni umut ve heyecanlarla başlasın hepimiz için :)

Bugüne efsanevi bir ürünle başlıyorum. Başlıktan da anlaşıldığı üzere göz altı morlukları gün batımındaki renkler gibi kırmızıdan,koyu ve derin mavilere ordan da morluklara ulaşmış bayanların ( bkz. ben ) müdavimi olduğu bir göz altı kapatıcısından bahsedeceğim. 

Ailem de özellikle anne ve teyzemde var olan göz altı morlukları genetiksel olarak bana da geçiş yapmış, bu güzellikten ben de fazlasıyla nasibimi almış bulunmaktayım :) Göz altı morlukları da kişiyi olduğundan daha yorgun ve yaşlı gösterdiği için hem gerekli bakımı yapmalı hem de makyaj yaparken gerekli malzemeleri kullanmalıyız. Bunların en yegane yapı taşlarından biri de concealer ( göz altı kapatıcısı) dır. 

Yıllarca göz altlarım için farklı markalara ait bir çok kapatıcı kullandım. Stik şeklinde olsun likit olsun istediğim örtücülüğü bulamıyordum. Derken bir gün öylesine Mac mağazasına uğradım ve satış görevlisi bana göz altı kapatıcısı olarak Studio Finish Concealer tavsiye etti. Evet kapatıcılığı iyi, renk skalası geniş lakin benim istediğim de bu değildi. Sonra makyaj bloglarında ve videolarında herkesin elinden düşürmediği bir ürün vardı. Bu elbette ki Mac Pro Longwear Concealer'dı. 

Bir umutla gidip satın aldım ve o gün bugündür severek kullanıyorum. Likit yapıda olan bu kapatıcıdan minicik bir miktar kocaman bir yeri kapatmanıza fazlasıyla yetiyor da artıyor bile.






Benim rengim fotoğrafta da görüldüğü üzere NW20. Bu pembe alt tonlu bir renk. Tabi ki önce corrector uygulayıp ardından concealer ımı sürüyorum. Aksi takdirde hem rengi  açık olduğu hem de içinde pembelik bulundurduğu için morluklarımı gizlememiş daha çok ön plana çıkarmış olurum. 


Görselde rengi her ne kadar sarımsı çıksa da öyle değil bundan emin olabilirsiniz :) Mac Pro Longwear'ın yapısı donmaya fazlasıyla meyilli. Kısa bir süre içerisinde dağıtmazsanız uyguladığınız yerde öylece kalıyor. Tavsiyem ıslak bir sünger yardımıyla hem biraz incelterek hem de istediğiniz bölgelere eşit ve doğal bir şekilde yaymanızdan yana olacaktır. Ve tabi ki olmazsa olmazımız concealer sonrası göz altlarınızı muhakkak sabitlemeniz gerekiyor. Her güzel şeyin bir kusuru vardır, Pro Longwear da çizgilere malesef doluyor, bu yüzden transparan bir pudra ile sabitlerseniz hem kapatıcınızın görünümünü güzelleştirmiş hem de kalıcılığını artırmış olursunuz :) Aa bu ürünle ilgili küçük bir dip not da vereyim; Mac Pro Longwear Concealer pompalı,cam bir şişede satılıyor. Pompasını sıktığınızda ürün oldukça fazla geliyor ve yukarıda da bahsettiğim üzere çok az bir miktarı işinizi fazlasıyla gördüğü için fazladan çıkan kapatıcınızın heba olmasını istemiyorsanız, satın alırken satış görevlisinden fondöten ve kapatıcılılar için küçük saklama kutuları oluyor, onlardan bir tane muhakkak isteyin :)

Şu anki satış fiyatı 68,00 TL. Ben satın aldığımda 55,00 TL idi. Bir seneden fazla bir süre oldu ve görselinde gördüğünüz gibi yarısına henüz gelebildim :) Şiddetle tavsiye ediyor ve yazımı burada noktalıyorum...


Sevgiler...



 

17 Haziran 2015 Çarşamba

HOURGLASS AMBIENT LIGHTING PALETTE

Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba. Malum yaz mevsimine girdik kışın üzerine ağırlık verilen konular, yaz gelince biraz sekteye uğrayabiliyor. Bunlardan biri de sanırım benim için bloğa vakit ayırmak oldu :) Gerçi henüz yazın başlarındayız, tekrar bir düzene oturtacağımı umuyorum; sonuçta ben de bu iş de yeniyim öyle değil mi? :)

Yazı yazmadığım dönem de sınavlarım vardı, şükürler olsun ki hepsini verdim ve mezun oldum :) Akabinde senelik izne çıktım ve bir hafta tatil yaptım. Tatil evde veya herhangi bir tatil beldesinde de geçse insana iyi geldiği aşikar :) Ben de Belek'e gittim, Antalya'da en sevdiğim tatil beldesi. Hem doğası açısından hem de sakinliği açısından bana daha çok hitap ediyor.

Kısa bir özet geçtikten sonra gelelim bugün ki yazının konusuna... Her zaman ki gibi yine ülkemizde satışı bulunmayan, yurt dışında gerek profesyonel gerek amatör makyaj artistlerinin ve makyaj severlerin bayılarak kullandığı Hourglass Ambient Lighting Palette'den bahsedeceğim.



Çok sade ve şık bir ambalaj tasarımına sahip olan  bu  palet  aydınlatıcılardan oluşuyor. İçinde üç farklı ve doğal ışıltılar veren aydınlatıcı pudralar bulunmakta. 


Soldan sağa renklerin isimleri Dim Light, Incandescent Light ve Radiant Light. 


Ortadaki renk yani Incandescent Light açık ara favorim <3 Nedeni ise ben altın veya sarı yansımalı aydınlatıcı, far veya allıkları çok sevmiyorum. Daha çok açık pembe, bej, krem tonlarında ve içinde koca koca simler olmayan,kendiliğinden ışığı güzel yansıtan ve sağlıklı bir ışıltı veren aydınlatıcıları seviyorum. Dolayısıyla Hourglass aydınlatıcı paletindeki öteki renkleri de far ve bronzer olarak kullanıyorum. Özellikle bronzer uyguladıktan sonra üzerine bu iki rengi uyguladığımda güzel bir ışıltı elde ediyorum. Bunun yanısıra yüzünüzün tamamına da uygulayabiliyorsunuz bu aydınlatıcıları. Bahsettiğim gibi ışıltıları çok doğal olduğu için floresan lamba gibi parlamıyorsunuz. Abartıya kaçmadan, eşit bir şekilde yüzünüzde aydınlık görünmesini istediğiniz bölgelere doğru fırçayla uyguladığınız takdirde sonuç kesinlikle çok güzel oluyor. Ben Incandescent Light rengi ile denedim hatta goz altlarıma bile uyguladım ve çok beğendim :)

Aydınlatıcıların pigmentasyonları ve kalıcıkları oldukça iyi,fırçayı değdirdiğiniz an rengi hemen alabiliyorsunuz. Çok beğenilen Hourglass markasının kullanmış olduğum bu aydınlatıcı paletinin olumsuz iki özelliğinden de bahsetmeden geçemeyeceğim. Birincisi fazla tozutuyor ama bu tozutma farlar da veya allıklarda olan  tozutmalardan değil,fırçaya alırken dağılıyor ama bulaşma yaşamadım kendimde. İkinci olumsuz özelliği ise fiyatı... Malesef ülkemize iyi markalar çok geç geliyor veya hiç gelmiyor. Dolayısıyla da bu ürünlere ulaşmak için güvenilir aracılar bulmanız gerekiyor. Bu aracıları genellikle Instagram üzerinden bloggerların tavsiyeleri üzerine ulaşıyorum ben. Bu paleti de ben 'orijinaliburda' hesabından satın almıştım, ilgilenenlere bilgi vermiş olayım :)

Almanız şart mı? Tabi ki değil :) Uygun fiyatlı çok alternatifiniz var ama meraklısı iseniz ve markanın ürünlerini denemek istiyorsanız allıkları da çok beğeniliyor,onlara da bir göz atın derim ;)
Ve yazımı Hourglass markasının ülkemize gelerek daha ulaşılabilir markalar arasında bulunmasını temenni ederek bitiriyorum :) Herkese keyifli bir gün diliyorum.

Sevgiler...







28 Mayıs 2015 Perşembe

CHANEL POUDRE UNIVERSELLE LIBRE NATURAL FINISH LOOSE POWDER

Merhaba...

Herkese mutlu,huzurlu bir gün dilerim öncelikle. Bu hafta benim için özel bir haftaydı çünkü salı günü doğum günümdü ve ben 30 yaşına girdim :)

Tabiki 20'lerden 30'lara geçiş yapmak düşününce biraz tuhaf geliyor ama zamanı durduramadığımıza göre her yılın ve yaşın elimizden geldiğince keyfini çıkarmamız gerekiyor öyle değil mi? :)

Gelelim günün konusuna: Chanel Poudre Universelle Libre Natural Finish Loose Powder <3


Benim hayatıma pudralar gireli totalde 2 veya 3 yıl olmuştur. Bunun sebebi olarak adeta araba farı gibi parlayan burnumu ve zamanla keşfedip,takibe başladığım bloggerları gösterebilirim :)

Sizler de iyi bilirsiniz ki eskiden pudra uygulanan yüzler heykel gibi veya pul pul durur ve yapay bir görünüm oluşurdu. Bundan ötürüdür ki ten makyajı yapmaya başladığım zamanlarda hiç pudra kullanmayı düşünmedim. Lakin zaman içerisinde kozmetik sektöründeki gelişmeler, makyaj tekniklerindeki farklılıklar ve  ürün yelpazesinin genişlemesi bazı makyaj malzemelerine olan önyargılarımı kırdı.

Benim de kafamdaki tabuları yıkmam ve cilt tipimi tanımam zamanımı aldı. Pudra da bu süreç içerisinde ne işe yaradığını öğrenmeye başladığım bir ürün oldu. Parlamayı önlemek, makyajı sabitlemek, bazen daha canlı ve taze bir görünüme sahip olmak için pudra kullanmamız gerekiyor. Şart mı derseniz; tabiki değil! Lakin yukarıda bahsettiğim konulardan kurtulmak veya verim almak istiyorsanız pudra kullanmalısınız :)


Giriş-gelişme bölümünden sonuç bölümüne geçmenin zamanı geldi biliyorum :) Görsellerde görmüş olduğunuz ürün benim Chanel markasından ilk makyaj malzemem. Bu pudranın methini sevgili Görkem Karman'dan duymuş,o dönemde de kullanmış olduğum pudradan istediğim verimi alamayınca fiyatına rağmen almaya karar vermiştim ve iyiki de almışım diyorum şimdi :)

Bu transparan yapıda bir pudra,cildinize herhangi bir renk vermiyor. Fondöteninizin ve gözaltı kapatıcınızın rengini değiştirmeden veya koyulaştırmadan sabitliyor. Çok çok az bir miktarı fazlasıyla işinizi görüyor. Ben Ocak ayından beri kullanıyorum ve oldukça büyük bir ebata sahip olmasından mütevellit 40 yaşına kadar bana yeter diye düşünüyorum :) 

Elbette ki gün içerisinde T bölgemde parlama oluyor ama bunun kullandığım baz ve fondötenle de alakalı bir durum olduğunu bildiğim için pudraya kusur veya kabahat bulmuyorum. Aksine bu pudra parlama sorunumu en aza indirgedi diyebilirim. Ciltte ki duruşu da doğal olduğu için sanırım ben bu pudra ile hayatıma devam edeceğim <3

Chanel markasına ait kozmetik ürünleri Sephora, Sevil ve Tekin Acar Perfümeri'lerden temin edebilirsiniz.

Bugünlük benden bu kadar, tekrar görüşmek dileğiyle...
Sevgiler <3 


25 Mayıs 2015 Pazartesi

LORAC PRO PALET

Merhaba :)

Bol koşuşturmalı, stresli ve sınavlı bir hafta sonunun ardından haftanın en sevimli ve en keyifli gününe başladık öyle değil mi? :) Gelin o halde yeni haftanın ilk gününe yeni bir kozmetik üründen bahsederek başlayalım. Herkese keyifli okumalar dilerim :)


Lorac Pro far paleti Türkiye'de şatışı olmayan bir ürün. Ben Instagram üzerinden @simartkendini isimli kullanıcıdan 165,00 TL'ye satın almıştım. Kendisi güvenilir ve oldukça nazik bir hanımefendidir. Sayfasına bir göz atmanızı tavsiye ederim ;)

Gelelim palete;


Renkleri elimden geldiğince en iyi şekilde görüntülemeye çalıştım. Profesyonel bir fotoğraf makinem henüz olmadığı için cep telefonumla çekiyorum,umarım başarabilmişimdir :) Palet 16 adet fardan oluşmakta. Hem gündüz,hem de gece makyajı için ideal bir palet bence. 


Görsellerinde de gördüğünüz üzere palette ki renkler toprak tonlarında. Fırçanızı bir kez değdirmeniz ile birlikte pigmentasyonları oldukça iyi olduğu için rengi hemen göz kapağınızda beliriyor. Tabi farınızın kalıcılığını artırmak, göz kapaklarınızda birikmesini engellemek ve rengini en iyi şekilde vermesini sağlamak için mutlaka bir far bazı kullanmanız gerekiyor. Hele ki göz kapaklarınız da gün içerisinde yağlanma oluyorsa, bazsız kullandığınız farlar ya göz kapaklarınızda birikip kirli bir görünüme sebep olacaktır ya da birkaç saat içinde uçup gidecektir. Far bazı olarak concealerınızı da (göz altı kapatacısı) kullanabilirsiniz.

Benim bu palet içerisinde en çok kullandığım renkler; White, Cream, Taupe, Nude, Champagne ve Mauve. Genel anlamda hafta sonları dışarı çıkacak olursam far kullandığım için bazılarına hiç el sürmediğim rahatlıkla belli oluyor :) Renk tercihlerimden de anlaşıldığı üzere göz makyajımda doğal tonları kullanmayı çok seviyorum.

Elimin altında gündüz ve gece makyajı için hem mat hem de ışıltılı bir far paletim olsun, o da iyisinden olsun diyorsanız güvenilir kişilerden temin etmenizi tavsiye ederim. Kalitesi, kalıcılığı, renklerin pigmentasyonu ve renk skalası açısından benim best off'um diyebilirim. Farlar göz kapağımda o kadar kolay ve çabuk bir şekilde dağılıyor ki, hızlı bir şekilde göz makyajımı tamamlıyorum.

Yeni bir yazı ile tekrar görüşmek dileğiyle...
Sevgiler...





20 Mayıs 2015 Çarşamba

URBAN DECAY BIG FATTY MASCARA

Merhaba :)

Yeni bir ürün inceleme yazısı ile karşınızdayım. Bakalım bugünün konusu olan ürün hakkındaki düşüncelerim nelermiş? :)

Takip edenler çok iyi bilir yurt dışında birçok Sephora mağazasında Urban Decay markasına ait ürünler satılıyor. Markanın meşhur far paletlerini ( Naked 1-2-3 ) Youtube veya bloglar da görmemek neredeyse imkansız. Türkiye'de bu ürünlere sahip olabilmek için Instagram'da fellik fellik güvenilir satıcı arıyordu meraklıları ( bkz. BEN :P ) 

Derken derken Sephora Türkiye feryat ve figanlara daha fazla dayanamayıp 25 Nisan'da Urban Decay'in ürünlerini raflarına taşıdı. Ben de daha önceden araştırıp,güvenilir bir siteden Naked 3 satın almıştım. Ürünü aldığım firma da birkaç parça testerı hediye olarak göndermişti bana. Gelen testerlar içerisinde en ilgimi çeken ve beğendiğim ürün Big Fatty Mascara oldu.



Bu maskara plastik bir fırçaya sahip. Aynı zamanda hem uzun hem de biraz tombikçe. Kirpik yapıma en uygun maskaralar genellikle plastik fırçalılar oluyor. Bu maskara da kirpiklerime dolgunluk verirken, hem uzatıyor hem de güzel bir şekilde kıvırıyor. Özetle benim bir maskaradan beklentilerimin tamamını karşılayan bir ürün kendileri. Ve tabiki ülkemize gelir gelmez tam boyunu gidip satın aldım :)
Sonuç ise;


2.Fotoğraf biraz flu olsa da kirpiklerime yaptığı etki gözüküyor sanırım :)

Tekrar görüşmek üzere...
Sevgiler...

12 Mayıs 2015 Salı

BIODERMA SENSIBIO H2O

Merhaba...
Bloğu açarken istikrar ve devamlılık konusunda her ne kadar kendime telkinlerde bulunsam da arada ufak boşluklar oluşabiliyor. Ee iş ve özel hayatın getirileri diyelim bunlara :) Ama tabi ki fırsat buldukça naçizane yazı ve yorumlarıma devam etmeye çalışacağım ve umarım bu işi kıvırabiliyorumdur :)

Bugünün konusunu belirleyen ürün ise benim 32 yıldır memnuniyetle kullandığım cilt temizleme solüsyonum. Bu dünyadaki varlığım henüz 32 yıla ulaşmamışken o kadar çok özdeşleştim ki bahsi geçen ürünle bir önceki hayatımda da en yakın arkadaşım olabilir kendisi :)

Bioderma Sensibio H2O içeriğinin temiz ve dermokozmetik bir markanın ürünü olması nedediyle daha en başta insanın içinde güven duygusu oluşturuyor. Ben günlük cilt bakımımda her zaman cildimi köpüren bir temizleyiciyle kir ve makyajdan arındırdıktan sonra son rötuşu atmak ve cildimde kalan kalıntılardan kurtulmak için tonikleme işlemi yaparım. Şimdiye kadar birçok markanın toniğini kullanmışımdır lakin hiçbirinde istediğim etki ve sonucu yakalayamadım. Bazısı cildimi inanılmaz gerip kuruturken bazısı da yağlı,parlak ve yapış yapış bıraktı. Sanki yüzüm hiç temizlenmiyor,tonikle temizlerken köpürme ile karşılaşıyordum.

Cildim için en doğru toniği ararken Youtube da yerli/yabancı birçok makyaj artisti veya youtuber ın elinden düşürmediği bir ürün vardı ki onu hemen araştırıp ne işe yaradığını öğrenmem gerekiyordu.
Bu ürünün adı Bioderma Sensibio H2O idi. 



Sensibio H2O'yu hem makyajınızı temizledikten sonra tonik niyetine kullanabilir hem de çok üşendiniz bugün cilt bakımı yapmayacağım tembelliğim üstümde dediğinizde pamuğa dökerek cildinizi temizleyebilirsiniz. Makyaj yapmıyor olsanız bile sabah-akşam H2O ile cildinizi kir ve yağdan arındabilirsiniz.

Ben yüzümü yine her zamanki gibi köpüren bir temizleyici ile temizledikten sonra Bioderma Sensibio H2O ile siliyorum. Ben de yarattığı etki ise; cildimi tamamen kir,yağ ve makyajdan arındırıyor. Gözeneklerimi temizliyor. Gerilme,yanma,parlama,yağlandırma yapmıyor aksine cildimde ferah bir his bırakıyor ve rahatlatıyor. Bildiğim kadarıyla cildinizde var olan kızarıklıklara da iyi geliyor.

Bioderma Sensibio H2O'yu eczanelerden ve internet üzerinden güvenilir kozmetik sitelerinden satın alabilirsiniz. Genellikle bir alana bir bedeva kampanyalı olarak satılıyor ve böylelikle oldukça ekonomik oluyor. En son satın aldığım fiyat da 63,00 TL idi.

Bugünlük benden bu kadar,görüşmek üzere :)
Sevgiler...


27 Nisan 2015 Pazartesi

BOBBI BROWN CORRECTOR

Merhaba...


Yeni haftanın hepimize yenilikler getirmesi ümidiyle bu haftanın ilk yazısına başlıyorum :)

Bana kendinde en sevmediğin veya beğenmediğin cilt sorunun ne deseler hiç düşünmeden gözaltı morluklarım/şişliklerim diyebilirim. Zaman içerisinde bazen morluklarım da azalma oluyor,bazen de şişliklerim de. Kendi gözlemlerime dayanarak gözaltlarımın en yoğun şekilde kendini belli ettiği dönemler genellikle;


  • Uykusuzluk yaşadığım veya uyku düzenimin bozulduğu zamanlar,
  • Yeteri kadar su içmediğim zamanlar,
  • Stresli olduğum zamanlar,
  • Ve değiştiremeyeceğim bir gerçek olan genetik faktörler diye sıralayabilirim. 
Evet, genetik özelliklerini alabileceğim birinci dereceden aile yakınlarıma baktığımda gözaltı sorunu yaşamayan neredeyse hiç kimse yok,dolayısıyla da bu durumdan kaçmam imkansız :)
Tabiki birçok krem kullandım,bazısı çok iyi geldi bazısı hiçbir şey yapmadı. Cildimizle ilgili bazı sorunları minimuma indirebiliriz ama tamamen yokedemeyiz. İlerlememesi ve kırışıklık sorununu mümkün olduğunca ertelemesi için kremimi sürmeyi de ihmal etmiyorum elbette.

Eee tabi gerekli tedbirleri aldıktan sonra kozmetikten yardım almamak işten bile değil :) Daha önceki yazımda günlük makyajımın olmazsa olmazlarından biri maskaradır diye belirtmiştim. Bir diğeri ise gözaltı kapatıcısı ve corrector. Corrector ne diyecek olursanız; cildinizde bulunan renk eşitsizliklerini (kızarıklık,damarlı görünüm ve morluk vs.) nötrlemek,gizlemek amacıyla kullanılan renk düzenleyici kremler/kapatıcılardır.


Corrector denince akla gelen ilk ve yegane markalardan biri Bobbi Brown'dur. Ben de bu ürünü Görkem Karman sayesinde almaya karar verdim. O kadar çok seviyor ve övgüyle bahsediyordu ki bu üründen, gözaltlarımın da sadece kapatıcıyla kapanmadığını geç farketmem sebebiyle bir şans vereyim dedim. 

Ben her ne kadar merakla ve beğeniyle satın alsam da kozmetik ürünleri başlarda hep bir endişe veya önyargıyla yaklaşırım. ' Acaba istediğim sonucu elde edebilecek miyim? , Memnun kalır mıyım? ' vs. gibisinden tonla soruyla denemeye başlarım, kimi üründe endişelerimde haklı çıkarım, kimisinde de yanılır ve bayılarak kullanmaya devam ederim; Bobbi Brown corrector de tamda bu oldu işte :)

Real Techniques Deluxe crease brush ile gözaltlarımın sorunlu bölgelerine uygulayıp ardından kapatıcımı da sürdüm müü? Ta taaam! Yorgunluk, morluk, kızarıklıktan eser kalmıyor :) Aydınlanmış, taptaze gözaltlarınızla halka karışabilirsiniz :D

Ürünü Boyner ve YKM'den; online olarak da yine Boyner, YKM, Morhipo ve henüz yeni açılmış olan 
Bobbi Brown'ın kendi web sitesinden 85,00 TL'ye satın alabilirsiniz. Bu arada zaman zaman indirimler oluyor, takip edin derim ;) Ben hala ilk kutudayım, Ekim ayının sonunda almıştım ve hala bitmiş değil. Küçük olması gözünüzü korkutmasın uzun vadede kullanılan gayet bereketli bir ürün :)
Benden bugünlük bu kadar, tekrar görüşmek dileiğle...
Sevgiler...

24 Nisan 2015 Cuma

CLINIQUE LASH BUILDING PRIMER

Merhaba...

Günün yazısı ile karşınızdayım :) Bu yazı yazma işine gün geçtikçe alışmaya başladım.Zaten kendimi bildim bileli hem bir rahatlama aracı olarak hem de sevdiğim için yazardım.Umarım bu işi de başarabiliyorumdur :)

Bugün önceki yazımda da belirttiğim gibi severek ve beğenerek takip ettiğim Merve Özkaynak'ın ''Takma Gibi Doğal Kirpikler'' videosunda tavsiye ettiği ve yine merak ederek gidip aldığım Clinique Lash Building Primer'dan bahsedeceğim.


Benim için bir makyaj da olmazsa olmazım maskaradır.Açıkcası takma kirpik kullanmayı pek sevmiyorum ve bugüne kadar da toplasam üç kez kullanmışımdır o da özel günler için :) Günlük makyajımda da her zaman maskara kullanırım ve kirpiklerimin dolgun,uzun ve kıvrık olmasını isterim.Kirpiklerim siyaha yakın bir renk, çok gür olmamakla birlikte seyrek de olmayan ve kıvrık bir yapıya sahipler.Kirpik yapıma uygun bir maskara kullandığımda her zaman kıvrık ve dolgun kirpiklerim olmuştur.Lakin Clinique'nin bu maskara bazı kirpiklerimi daha dolgun,kıvrık ve uzun görünmesine olanak sağlıyor.

Beyaz renkte olan bu baz uygulandıktan sonra yaklaşık bir dakika bekleyip ardından maskaranızı sürüyorsunuz.Kirpikleriniz biraz sertleşecektir ama maskaranızı sürdükçe kolayca şekil veriliyor.Ben öncelikle yıllardır vazgeçilmezlerimden olan Max Factor False Lash Effect'i uyguluyorum.Ardında da kıvırma, topaklanma ve ayırma işlemi için yine Max Factor Clump Defy maskarayı uyguluyorum.Sonuç;


Fotoğraftaki dağınık ve çıkmış kaşlarım için çok üzgünüm zaten amaç da kirpikler değil mi? :p :$
Ürünün satış fiyatı 69,00 TL'dir.Lakin yine Merve Özkaynak bir videosunda bu ürünün üretiminin durdurulduğunu ve ellerinde kalan stokları bitirmeye çalıştıklarını,stoklar da bittikten sonra piyasada bir daha bulamayacağımızı belirtti :( Şahsen bu habere çok üzüldüm ve başka alternatiflere yöneldim,yakın zamanda onların da bilgilerini vereceğim :)

Herkese şimdiden keyifli bir hafta sonu dilerim,tekrar görüşmek dileğiyle...

Sevgiler...


22 Nisan 2015 Çarşamba

MAC PREP&PRIME CC KREM / MAC FACE&BODY FONDÖTEN

Merhaba...

Bugün sizlere birbirleri ile uyumları çok hoşuma giden bir ikiliden bahsedeceğim.

İlk olarak Mac Prep+Prime CC Color Corrector kremden bahsedeceğim. Paylaşımlarını severek takip ettiğim Görkem Karman'ın Face And Body fondöteni büyük bir övgüyle bahsetmesinin ardından,merakıma yenik düşüp soluğu Mac mağazında aldım. Ten rengime uygun fondöteni aldıktan sonra gözüm yanlış hatırlamıyorsam o dönemde yeni çıkan CC kremlere takıldı.Satış görevlisine bu ürünlerin ne işe yaradığını sorduğumda aldığım fondötenle kullanıldığında müthiş sonuçlar elde edebileceğimi söyledi.Bunun yanısıra tek başına kullanıldığında da cilt de bulunan renk eşitsizlikleri,kılcal damar ve kızarıklıkların görünümünü nötrleyerek cildin daha sağlıklı ve parlak görünmesine yardımcı olduğundan bahsetti.

Benim de annemin sıkı tembihleri sonucunda çocukluğumdan beri her banyoda kullandığım ve hala kullanmaya devam ettiğim kese alışkanlığım nedeniyle burun ve dudak kenarlarımda kılcal damarlarım fazlaca belirgin halde.Aynı zamanda çillerim de var :) Bazen cilt makyajı yapmak istemezsiniz ama cildinizin sağlıklı görünmesini istersiniz;heh işte bu krem tam da bu anlarda mükemmel iş çıkarıyor <3
CC kremi yüzüme uyguladığımda cildim gerçekten sağlıklı,parlak adeta fondöten varmışçasına rengi eşit ve ve güzel gözüküyor.O gün sadece CC kremi alsam benim için yeterli olurmuş :) Çok ama çok beğenerek kullanıyorum.Cildimle ilgili ciddi anlamda renk eşitsizliği,leke,iz vs. olmadığı için bana Adjust rengini önerdiler.Benim kullandığım renk harici üç farklı rengi daha var.

Gelelim Face And Body fondötene... Bu fondöten suz bazlı,fazlasıyla akışkan bir yapıya sahip,örtücülüğü çok çok az,günlük kullanım için ideal bir ürün.Kullanmadan önce muhakkak çalkalamanız gerekiyor. Bana göre BB kremler gibi hatta ben BB kremleri pek sevemediğim için bu ürünü hafif bir makyaj yapmak istediğimde kullanıyorum.Fondötenin kapatıcılığını arttırmak için avuç içinize döküp,kendi ısınızla biraz beklettiğinizde daha iyi bir örtücülük elde edebiliyorsunuz. (Denedim,kesinlikle farkı oluyor!) Ve son olarak bu fondötenle daha iyi bir sonuc elde etmek istiyorsanız uygulamadan önce Prep+Prime CC kremi sürün,üzerine de Face And Body...
Sonuç: NEFİS :)

Tekrar görüşmek üzere...
Sevgiler <3

21 Nisan 2015 Salı

Makyaj Fırçalarımı Nasıl Temizliyorum?

Merhaba.

Bugünün yazısı makyaja merakı olan insanların en yegane yapması ve atlamaması gereken hijyen ile alakalı bir konu.''Makyaj Fırçası Temizleme'' deyince eminim siz de benim gibi üşenenlerdensiniz :) Ben genel anlamda üşengeç biri olduğum için bu konuda gözümde hep büyürdü.Uzun saatlerimi harcardım,çok sık yapmadığım için temizlemeye kalkışınca da üstünkörü yapmaz,ayrıntılara girerdim. 

Youtube üzerinden takip ettiğim yabancı Youtuber'ların silikonumsu bir aparatla fırçalarını temizlediklerini gördüm.İçimden dedim ki: ''Allah kahretsin!Yine para harcamamızı gerektirek bir şey buldular,gerçi bu üründen Türkiye'de yoktur!''. Derken derken kendi kendime hayıflanırken;Instagram da Merve Özkaynak'ın paylaştığı bu fotoğrafla mutluluğun resmini gördüm adeta :)

O ana kadar fırçalarımı önce zeytinyağına batırıp içinde ne kadar fondöten,kapatıcı veya far kalıntısı varsa arındırır;birkaç kez de bebe şampuanı ile yıkar durulardım.Zeytinyağı fırçaların kıllarının yumuşaklığını korurken;içindeki makyaj kalıntılarını söküp atmama yardımcı oluyordu.Artı yönlerinin yanısıra fırçadan o yağı arındırmak da ciddi zamanımı alıyordu işte...



Fotoğrafta da gördüğünüz üzere N11.com'dan 12,50 TL'ye satın almış olduğum fıstık yeşili (:p) silikon eldivenimle fırçalarımı çok kısa bir sürede yıkadım.Bebe şampuanına batırıp daha sonra eldivene yuvarlak hareketlerle sürterek kirlerinden arındırdım;ihtiyaç olduğu takdirde tekrar şampuanladım vee fırçalarım tertemiz oldu <3

Bu pratik ve hayat kurtaran bilgi için Merve Özkaynak'a tekrar teşekkür ediyorum :)

Tekrar görüşmek dileğiyle;
Sevgiler :)

19 Nisan 2015 Pazar

GlamGlow Supermud Maske

Merhaba...Ben Mihriban!

Birkaç yıldır kişisel bakım ve makyaj malzemeleri ile alakalı çeşitli blogları takip ediyorum.Yazı yazmayı genellikle içimi dökmek amaçlı kullansam da bu kez en azından bir ilgi alanımla ilgili kullanmaya karar verdim.Hele ki günümüzde hem bay hem de bayanların fazlası ile merak salmış olduğu kozmetik ile alakalı (video,yazı,resim vs.) paylaşımların sosyal platformlarda revaçta olduğu bir dönemde ben de kendimce düşüncelerimi kelimelere dökmeye çalışacağım.

Esasen yazarken pek duraksamamama rağmen şu an bu yazıyı yazarken oldukça zorlanıyorum,nedense bir heyecan yaptım :) En baştan belirtmek isterim ki kozmetik benim kendimi bildim bileli ilgilendiğim,yaşım ilerledikçe de daha fazlasını ve ayrıntılarını öğrenmeye/uygulamaya çalıştığım bir konu. Ne kişisel bakımda uzman biriyim ne de profesyonel bir makyaj artistiyim :) Kendi çapımda gördüğüm veya duyduğum ürünleri araştırır daha sonra kafama yattıysa koşarak alır,memnun kaldı isem hem sürekli kullanır hem de çevremdekilere tavsiye eder;beğenmediklerimi de ya bitirmeye çalışır ya da ihtiyacı olan birine hediye ederim :) Kendimce cilt bakımıma özen gösterir,elimden geldiğince de bu konuda bilgim dahilindeyse çevremdekilerle bildiklerimi paylaşırım. Biliyorum bu yazı biraz sıkıcı oldu ama umarım zamanla toparlarım :)

Gelelim ilk yazımın konusunu oluşturacak ürüne;yani Glamglow Supermud Maske'ye...
Bu maske hem bloglarda,hem Instagram da,hem de Youtube da o kadar çok övgüyle bahsedildi ki kayıtsız kalmak neredeyse imkansız olmuştu.Hollywood yıldızlarının bir numaralı tercihi oluşundan tutun,cilt lekelerini gidermede,gözenek ve siyah noktaların temizlenmesinde ve şimdi aklıma gelmeyen daha birçok konuda başarılı olduğundan bahsediliyordu.Ve itiraf ediyorum ki gaza gelip koşarak gidip aldım :) Ve gelelim nacizane bu ürün ile alakalı deneyim ve yorumlarıma:
-Ürünün ambalajı başta size çok güzel ve boyut olarak tatmin edici gibi gelse de içini açtığınızda küçük bir kutu ile karşılaşıyorsunuz :)
-Boyutunun küçük olmasına karşılık ıslak (çamur) yapıda olması sebebiyle az bir miktar size yeterli geliyor. (en azından benim için öyle oldu)
-Keskin bir kokusu var :s
-Uyguladıktan kısa bir süre sonra kurumaya başlıyor ve yüzünüzdeki yağlı,kirli,gözenekli ve siyah noktalı bölgeler belirginleşmeye başlıyor.

Ve sonrası:
-Yüzümde 20 veya 30 dk. beklettikten sonra cildimin arındığını/temizlendiğini gözlemledim.
-Karma bir cildim olduğu için burun,alın,yanak ve çene bölgemde gerilme hissi yaşadım.
-Hemen ardından tonik ve nemlendirici sürmeme karşılık gerilme hissi hemen geçmedi.
-Son olarak her defasında şans vermeme,yukarıda belirttiğim bölgelerde gerilmeler yaşamama rağmen malesef maskeyi uyguladıktan hemen sonraki gün yanak ve çene bölgemde sivilcelerin çıktığını da söylemeden geçemeyeceğim.Evet temizliyor ama neden sivilce çıkarıyor? Belki bir-iki kez olsa bu durumu gözardı edebilirdim ama dediğim gibi her kullandığımda bu sorunu yaşıyorum.O yüzden bir daha bu maskeyi satın almayacağım :(

Ürünün fiyatı 170,00 TL (ben aldığımda bu fiyatta idi) ve Sephora mağazalarında satılıyor.

İlk yazımdan ve benden şimdilik bu kadar...
Tekrar görüşmek dileğiyle...